Şile / Hacıllı Köyü’nde Bize Özel Kamp

Havaların ısınmasıyla birlikte kamp için hazırlıklara başladık. İstanbul’a yakın tesissiz (yani insandan uzak) ama konforlu bir kamp yapmaya karar verdik.


Konforludan kastımız; çadır, mat, uyku tulumlarımıza ek olarak, şişme yatağımız, yastıklarımız, kamp masamız, sandalyelerimiz, bir bavul dolusu mutfak malzememiz (Türk kahvesi fincanları dahil), bolca yiyecek içecek…
Arkadaşlarımız araçla gelecekleri için neredeyse tüm malzemeleri onların bagajına yükledik. Biz de atladık motorlara, vurduk kendimizi keyifli yollara…


Hacıllı Köyü İstanbul’dan yaklaşık 100 km. Biz rota olarak Eski Şile Yolu’nu tercih ettik (meşhur Şile gözlemecilerinin oradaki göbekten sağa, yani Üvezli tabelası yönüne girdik), ve Yeşilvadi-Darlık-Teke köyleri üzerinden Hacıllı Şelalesi Kamp Alanı’na ulaştık. Yol oldukça keyifliydi. Ancak bir uyarı: Yol üzerinde ineklerle karşılaşma ihtimaliniz çok yüksek (biz 2-3 kez denk geldik), o yüzden dikkatli gitmekte fayda var. Hacıllı’ya doğru girmeye başladığımız yol stabilizeydi, ancak hemen akabinde kamp alanına kadar asfalttı. Diğer arkadaşlarımızın navigasyona göre geldikleri yol çok kötüymüş. Bu yüzden asfaltlı yolu sormakta fayda var. Bu da ikinci uyarımız olsun:)


Koca Deresi dibinde yeşiller içindeki bu kamp alanı oldukça hoş gözüküyor. Planımız Şelaleye doğru giden yoldan sol taraftaki kaya tarafına geçmek ve orada kamp yapmaktı. Ancak yolu kazdıkları için konforlu kamp malzemelerimizi taşıyan aracımızla oraya geçmek mümkün olmadı.


Biz de etrafta hızlı bir keşif yapmaya başladık. Ve hemen soldan devam eden yolun, yine dere kenarında yeşil ve oldukça geniş bir alana çıktığını gördük. Üstelik koca alanda kimse de yoktu! Bize özel kamp malzemelerimizden sonra bize özel kamp yerini de bulmuştuk.


Başladık obamızı kurmaya, ateşimizi yakmaya ve yemeklerimizi hazırlamaya. Yanımıza sadece su kaynatıp kendi kabında hızlıca hazırlayabildiğimiz noodle’lar almıştık. Acayip pratik! Onları midemize indirip ateş başı muhabbetimizi yaptıktan sonra, bu huzurlu ve dingin ortamda ağırlığın çöktüğü vücutlarımızı çadırlarımıza sürükledik:)


Hemencecik uyuduk, ama uykumuz soğuktan çok uzun sürmedi Kaz tüyü uyku tulumlarımız olmasına rağmen nasıl üşüdük anlatamayız! Alttan buz gibi hava geliyor! Meğer şişme yatakların altına mat sermeyi unutmuşuz! Konforlu kamp yapalım derken.. Te allam:)


Sabah uyandığımızdaysa bir güneş, bir güneşşş.. Hava 18-20 derecelerde. Bol bol güneşlendik, buzlarımız çözüldü, amele yanıklarımız bile oldu!



Kahvaltımızı ve Türk kahvesi keyfimizi yapıp mutfağımızı toparladıktan sonra Şelale için yola çıktık. Bu arada bir dipnot: Gelirken Decathlon’dan aldığım “kamp duşu”nu yanımda getirmiştim. Dere dibindeki bir ağaca asıp bulaşık yıkamak için kullandık, süper rahat oldu! Benim gibi temizliğe düşkün kampseverler için şahane bir buluş!



Şelale için dar patikalardan ve derenin hafif sulu yerlerinden geçiyorsunuz. Yani tavsiyem, su geçirmeyen (waterproof) outdoor botunuzu mutlaka yanınıza alın:) Bir de ıslak taşlara basarken dikkat etmezseniz benim gibi dizinize kadar suya düşüp ıslanabilirsiniz!



Şelalenin orada bir de mağara var. Ufak bir tırmanış gerektiriyor, biz pek yanaşmadık, ama çok da merak ettik. Çünkü Özgür daha önce mağaraya çıkmış ve içerde 1 km ilerlemiş. Mağaranın içinden dışarıya kadar akan su, içeride göller oluşturmuş, bolca yarasa ve yarasa pisliği varmış. Mağaraya girecekseniz, kafa lambası şart, varsa işçi eldiveni ve yedek kıyafet de iyi olur. İyi haber: Yarasalar uyuduğu için korkmanıza gerek yok! 🙂


Şelalenin aktığı yerde de ufacık bir göl var. Yaz olsa acımazdık, ama şu anki hava ve suyun soğukluğu nedeniyle sadece bakmakla yetiniyoruz:) Manzaraya karşı şarap içerek yorgunluğumuzu atıyor ve obamıza doğru dönüşe geçiyoruz.


“Parayla sağlığı, arkadaşlığı, gerçek bir gülüşü, mutluluğu ve iyi bir uykuyu satın alamazsın..” Alman Gezgin Reiner
Rotasiz Seyyah kitabından.


Açık hava, yürüyüş acıktırıyor tabi, kalan yiyeceklerimizi de mideye indirdikten sonra hızlıca çadırlarımızı topluyoruz.


Yeni başlangıçlar, yeni rotalar, yeni hayatlar ve yeni hayallerle, hava kararmadan sıcak sıcak gidelim diye yollara düşüyoruz…

Kampımıza ait diğer fotoğraflarımız facebook albümünde !